Eskiden müzik dinlemenin tek yolu kaset, plak, cd veya vidyo kaydını satın almaktı. Aslında daha eskiden radyodan veya TRT'den (TRT1 bile değildi adı, ilk dünya savaşının adının ikincisi yapılmadan önce birinci dünya savaşı olmadığı gibi) dinleyip, görüp sevdiğimiz müzikler de oluyordu ama istediğimiz zaman dinleyemiyorduk onları. Böyle olunca bu müziği üretenler satışlara göre para kazanıyordu. Şimdi neredeyse bütün kazançları konserler ve platformlardan elde ettikleri gelirlerden oluşuyor. Hayatımda kimsenin kazandığı parayla ilgilenmedim (kendiminkiyle bile) ama yolunda gitmeyen bir şeyler var bence [hadi bakalım].
Neredeyse bütün müzik ve vidyo platformlarını (hem de aile planıyla) üye olup öyle kullanıyorum. Yılda ortalama haftada birden çok konsere, tiyatroya, operaya, baleye gidiyorum. Bir konsere gitmeden önce grubun setlist'ini mutlaka dinlemiş oluyorum. Eğer bir edebiyat eserinin uyarlaması ise kitabı (muhtemelen tekrar) okuyorum, klasik müzik eseri veya opera ise başka orkestralar nasıl çalmış dinliyorum. Uzun ömrümde bir defa bunun kaydı var online izleyeyim de gitmeyeyim dediğim olmadı. Böyle birini de tanımadım (Oğuz'un şaka yaptığını biliyorum). Bir grubun konser kaydı, bir orkestranın performansı izleyiciyi mekana çekmek için kullanılabilecek bir şeyken neden bilmiyorum çok çok azının kaydı yayınlanıyor.
İstanbul Atatürk Kültür Merkezinde her sezon muazzam temsiller oluyor. Örneğin Carmina Burana sadece AKM'de öyle izleyebileceğiniz bir sahne şovu (üç defa izledim ben). Daha ne operalar, konserler oluyor burada. Neredeyse hiçbirinin kaydı yayınlanmıyor. Ülkede AKM'ye gitmeyeyim, sonra YouTube'dan kaydını izlerim diyen bir insan evladı mı var ki böyle yapılıyor? Rica ediyorum bir bakın AKM'nin kanalına [1], insan utanır bundan. Carmina Burana'nın telif ücreti de yok eminim. İnsanlar orada yaşayacakları tecrübenin farkında olsalar daha iyi değil mi? Bu etkinliklerin izlenmelerinden elde edilecek kaynak da bir yerde kullanılır herhalde.
Zamanında Çekirdek Sanat Evi'ndeki etkinliklerin çıkışında konser kayıtları bir kasette verilirdi. Ben bir aya da razıyım. Hepsi kaybolup gidiyor maalesef. Bülent Ortgaçgil'in 50. yıl konserinde kimler kimler çaldı, tekrarı olmayan performanslar sergilendi şimdi ancak izleyicilerin kıytırık telefonlarıyla kaydettiklerini görebiliyoruz. Halbuki sahnenin iki yanındaki ekranlardan yayınlandığına göre kayıt alınmış olmalı. Bir de etkinliklerden önce telefon ve kamera kullanımı yasak diye anons yapmıyorlar mı deli oluyorum. Yahu hadi biz kaydetmiyoruz, siz niye kayıt alıp yayınlamıyorsunuz bunları?
Yurtdışındaki gösteri merkezlerinin vidyoları milyorlar izleniyor, biz tek bir kez göremiyoruz. Azıcık vizyonu olan biri yetkililerine bu fikri verse minnettar olurum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder