7 Kasım 2025 Cuma

Bu kontenjanlarla bir üniversite eğitimi mümkün mü?

Önce mevcut duruma bakalım: 208 üniversitede toplam yedi milyondan fazla öğrencimiz var. Ülkede yaşayan neredeyse 13 kişiden biri üniversite öğrencisi. Seksenlerde halk eğitim merkezlerinde okuma yazma kurslarının açıldığı zamanları hatırlayan biri için hayal etmesi bile çok zor olan bir durum bu. Bu kadar çok insanı meslek öğrensinler diye değil de bilim insanı olsun diye okutmadığımız herkes için açık olmalı. Üniversite mezunlarının sayısını da düşününce bu kadar bilim insanına ihtiyacımız olmadığı gibi istihdam da sağlayamayız onlara. Aradan bilim insanı çıkabilir ama bunu temel hedef değil tesadüfen gerçekleşebilecek bir şey olarak görmek daha mantıklı değil mi? Yok hepsini bilim insanı yapmalıyız diyorsanız yazının gerisini okumayın bence.

Bu gençlere mesleklerinde kullanacakları şeyleri öğretmeyi hedefliyorsak ve bu eğitimin önemli bir kısmını yüz yüze eğitimle yapacaksak sınıfları bu kadar doldurmamalıyız. Öğretim elemanlarına kendisinden daha yararlı taşların kesilmesi için kullanılmak üzere cilalanması gereken önemsiz bir taş parçası olarak bakıyorsak bile (pratikte öyle yapıyoruz, kabul edelim bunu) onlara bu işi yapabilmeleri için daha uygun imkanlar sunmalıyız. Öğretmenliğin bana en çarpıcı gelen yanı birine iade edemeyeceği bir şey verebilme ayrıcalığı. Bir kişi karşısındaki 100 kişiyle ilgilenemez, ilgilenemiyor. Çoğu derslik derslerin öğrenci kapasitelerini karşılayacak durumda bile değil. Zaten bu kadar kalabalık sınıflarda ders dinlemekle youtube'dan ders dinlemek arasında bir fark varsa bu olumlu bir fark değil. Online platformlarda en azından yayını durdurup, çay içip devam edebiliyor öğrenciler.

Ben sınıfların 30 kişi olduğu zamanlarda iki hafta derse gelmeyen öğrenciyi arkadaşlarına sorabiliyordum bir şeyi mi var diye. Şimdilerde mevcutlar 120'lere gelince değil öğrenciyi derste tanımak, onunla bir ilişki kurabilmek, sınavda gördüğümde bizim bölümde mi okuyor ondan bile emin olamıyorum. Eğer öğrencilerle usta-çırak ilişkisi kurulsun istiyorsak (laf öyle olduğu için usta diyorum, yoksa bir ustalık yok elbette) bir hocanın en çok 5-6 kişiyle ilgilenebileceğine ikna olmamız lazım. Kimsenin el kaldırıp soru sormadığı, sorulan soruya cevap vermediği hayalet bir topluluğun önünde konuşmak kadar motivasyon kırıcı, ben burada ne yapıyorum sorusunu sorduran bir ortam düşünemiyorum.

Başka bir düşünme disiplinini kazandırmaya çalıştığımız algoritma ve programlama dersini uzun yıllar anlattım. Dönem başında 100 üzerinden 5'lik zorlukta problemlerle başlayıp sınıfın seviyesi arttıkça problemlerin seviyesini de arttırmayı hedefliyoruz. Kendi özel gayretiyle 100'lük sorular çözebilen çok öğrenci görmüş olsam da sınıf seviyesinin asla 50'ye gelemediğini tecrübe ettim. Dersin sorumlusu olmayı bıraktıktan sonra bir defalığına sadece dört öğrenciye tekrar, bu sefer online, anlattım bu dersi. İlk oturumda 5'lik sorular karşısında hiçbir şey yazamadılar ama dönem bitmeden her biri 85 zorluğundaki, o derste duydukları bir problemi çözdü. Sınıf kontenjanlarını dörde düşürelim demiyorum ama 120 olmuyor arkadaşlar.

Üniversite tercih kataloglarında gördüğünüz sayılar sizi yanıltmasın. O sayıların üzerine yatay geçiş, dikey geçiş ve yurtdışından gelen öğrenciler eklendiğinde 90 görünen mevcutlar 120-130'lara çıkıyor.

Biliyorum insanın üniversiteden alacağı tek şey ders dinlemek değil. Tek başına yaşamayı, insanları tanımayı, birini sevmeyi de akranlarıyla birlikte olunca öğreniyor gençler ama bu ihtiyaçların cevabı aşırı kalabalık sınıflarla dolu üniversiteler değil. Yüksek eğitimin laboratuvar eksikliği, hoca sayısının/kalitesinin yetersizliği, sosyal imkanların azlığı gibi çok sorunu var ama öncelikle sınıfları makul kalabalıklara getirmemiz lazım. Bunun için ya hoca sayısını arttırmamız (bu çok uzun vadeli bir plan) ya da kontenjanları düşürmemiz lazım.

Yazının başlığındaki soruya gelirsek; bence hayır! 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu kontenjanlarla bir üniversite eğitimi mümkün mü?

Önce mevcut duruma bakalım: 208 üniversitede toplam yedi milyondan fazla öğrencimiz var. Ülkede yaşayan neredeyse 13 kişiden biri üniversite...