13 Haziran 2021 Pazar

Halkın parasıyla oluşturulan yazılımlar halkın malı olmalı

Avrupa Özgür Yazılım Vakfı uzun zamandır yürüttüğü bir kampanya ile "Vergi verenlerin parasıyla üretilen yazılımlar Özgür Yazılım olarak yayınlanmalı"[1] diyor. Uzun yıllardır kamuda çalıştığım için bu hedefin çok uzağında olduğumuzu biliyorum. Bizde neredeyse her kurum ihtiyacı olan yazılımları çoğunlukla kaynak kodunu almadan, kimseyle paylaşamayacağı, kendisi üzerinde bir geliştirme yapamayacağı şekilde alıyor veya yazdırıyor. Böyle olunca aynı sorunu her kurumun yeniden çözdürmesi, lisans bedeli ödemesi, üzerinde geliştirme yapamaması gibi olumsuz durumlar oluyor. Bunu yapanlar özel şirketler olduğunda bile özgür yazılımları kullanmalarını teklif ederken kamu kurumlarının bizim vergilerimizi böyle harcamamaları konusunda bir bilinç oluşturulmalıyız. Kurumların yöneticileri bilişim dünyasından o kadar habersizler ki ortada böyle bir sorun olduğunun bile farkında olmuyorlar çoğunlukla. Eğer iyi anlatılırsa halkın vergilerinin verimli kullanılması konusuna hiçbir yöneticinin ayak dirememesi gerekir.

Bu hafta Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ın duyurduğu "Lezzet Ankara" uygulamasının bir özgür yazılım olarak lisanslanmasının yukarıda bahsettiğim kampanyanın yaygınlaşması için önemli bir adım olabileceğini düşünüyorum. Elbette bunun için ikna edilmesi gereken kişi başkentin belediye başkanı değil onun bilişim alanıyla ilgili görevlendirdiği kişiler olmalı. Bu yazıyı hem onları hem de ilgilenen diğer yetkilileri göz önünde tutarak ayrıntılandırmak istiyorum.

Kamu kurumları ister kendi personellerine geliştirme yaptırsınlar, isterse dışarıdan alım yapsınlar çok basit birkaç noktaya dikkat ederek halkın vergilerinin çok daha verimli kullanılmasını sağlayabilirler. Burada akıllara gelebilecek konuların üzerinden geçelim.

Yazılımınızı özgür yazılım yapınca kontrolü kaybetmeyeceksiniz

Özgür yazılımların kaynak kodları açık oluyor, kurum çalışanları dışından da destek verenler olabiliyor dediğimizde sanki her gönderilen kod yazılıma dahil edilmek zorundaymış gibi algılandığı oluyor. Durum böyle değil elbette. Yazılımı özgür yazılım olarak lisanslayınca dışarıdan kod katkısını nasıl alacağınızı yine kurum olarak belirliyorsunuz elbete. İsteyen (lisans şartlarına uyarak) sizin kodunuzu kullanabiliyor ama siz uygun bulduğunuz kodları projenize dahil ediyorsunuz. Tedirgin olacak bir şey yok aksine geliştiriciler harcayacakları emeğe değeceğini düşünürlerse kendi kadronuzla hayal bile demeyeceğiniz büyüklükte işler yapabilirsiniz.

Özgür yazılımlar güvenlik tehlikesi anlamına gelmez

Bu konuda uzunca yazdığım için tekrarlamak istemiyorum ama özet olarak şunu söyleyeyim "bir algoritmayı gizleyerek onu daha güvenli hale getiremezsiniz"[2]. Güvenlik sürekli ilgilenmeniz gereken bir konu olacaktır. Yazılımınızı özgür yazılım lisansıyla lisanslayıp kaynak kodlarını açtığınızda elbette kodlardaki hataları düzeltmek ve iyileştirmeler yapmak için bakanlar olduğu gibi saldırganlar da olacaktır ama yazılımı geliştirmek isteyenlerin sayısının saldırganlardan fazla olduğuna ve pek az güvenlik açığının yazılımın koduna bakarak tespit edildiğine güveniyoruz. Sizi kandırmayalım, kaynak kodlar açılınca güvenlik sorunu kaybolmayacak.

Yazılımınızın kaynak kodunu hemen açmanızı beklemiyoruz

İster kurum içinde geliştirilsin isterse dışarıya yazdırılmış olsun en başından itibaren kodlar başkalarının da göreceği şekilde düşünülerek yazılmadıysa içinde bazı kirli çözümler içeriyordur. Sadece tek bir noktada kullanılacak diye planlandığından özelleştirmeye uygun halde değildir. Bazı servislere erişimde kullanılan gizli bilgiler kaynak kod içine yazılmış olabilir. Bunların kaynak kod açılmadan önce temizlenmesi ve özelleştirilmeye uygun hale getirilmesi gerekir. Bu emek isteyen bir iştir ama bir başka kamu kurumunun baştan yazması, yazdırması düşünülünce maliyetinin ne kadar önemsiz olacağını hesaplamak kolay olacaktır. Elinizdeki kaynak kodların açılması için tecrübeli yazılım firmalarından destek alarak işe başlayabilirsiniz. Bundan sonra bunu bir kurum kültürü haline getirirsiniz ve ilave desteğe ihtiyacınız kalmaz.

Yazılımın kaynak kodunu herkesin göreceği bir hale getirmenin faydaları saymakla bitmeyecektir. Bir yazılım güvenliği firmasından alacağınız danışmanlık size kullanıcı verilerini nasıl saklamanız gerektiği konusunda da yol gösterecektir örneğin. Yazılımınız kullandığı algoritmayı iyi gerçekleştirmiştir ama kullanılan algoritma güvenli değildir belki. Önceden yazılmış olanları siz düzeltirsiniz, bundan sonra yazılacak olanlara da hepimiz bakarız.

Bundan sonra her yazılımın kaynak kodunu da satın almalısınız

Yazılımları eğer kurum içinde geliştirmiyor da dışarıdan alıyor veya ihtiyacınıza göre yazdırıyorsanız şartnamelerinize yazılımın kaynak koduyla birlikte teslim edilmesi gerektiğini mutlaka yazmalısınız. Halkın vergileriyle oluşturulan bir ürün mutlaka halkın malı olmalıdır. Sadece kaynak kodların verilmesini değil bir özgür yazılım lisansıyla lisanslanmasını da şartlarınız arasına koymalısınız. Bunu yapmazsanız aldığınız kaynak kodları paylaşamayacağınız gibi geliştirme dahi yapamayabilirsiniz.

Bu süreç elinizdeki yazılımlar için bedava olmayacak

Mevcut yazılımların kaynak kodlarının açılması sürecinde elbette bir maliyet olacaktır ama bu asla yazılımın yeniden yazılması kadar olmayacaktır. hem zaten hedefiniz hiç para harcamamak değil vergilerimizin verimli harcanması olmalıdır.

Yazılımların kaynak kodlarını açmak yazılım firmalarına zarar vermez

Merak etmeyin bütün kamu kurumları teker teker muhasebe yazılımı lisansı satın almayacak diye yazılım firmalarına zarar vermiş olmazsınız. Yazılım çözümlerine her zaman ihtiyaç olacaktır, firmalar gerekli inovasyonu geliştireceklerdir. Zaten bir firma kendisi yazılım geliştirmiyor, sadece yurtdışı bir firmanın ürününün lisansını satıyorsa ona yazılım firması bile dememek gerekir. Onlar başlarının çaresine baksınlar, bu kamunun sorunu değildir.

Herkesin dilindeki yerlilik, millilik sorununu çözmüş olacaksınız

Bu konuda da önceden uzunca yazmıştım[3] ama yazılımları özgür yazılım yaparak geliştirmenin ülkemizde yapılmasına, bizim üreten bir ülke olmamıza katkı sağlamış olacaksınız. Geliştirme yapabilmek için dışa bağımlı olmayacağız. Sadece bunlar bile yazılımları özgür yazılım yapmanız için yeterliyken bir de onları kamunun vergileriyle ürettiğinizi ve başka şansınızın olmadığını hesaba katmalısınız.

Vergi verenlerin parasıyla üretilen yazılımlar Özgür Yazılım olarak yayınlanmalıdır!

Ayı Dağı - Andrew Krivak

Duvar'da dünyada tek sağ kalan kadının hikayesini okuduktan sonra Ayı Dağı'nda (dünyaya her ne olduysa artık) hayatta kalan iki kişi...