29 Şubat 2012 Çarşamba

Balıkesir BÖTE Linux seminerinin ardından


Dün karlı ama güneşli bir havada Balıkesir Üniversitesi Necatibey Eğitim Fakültesinde ağırlıklı olarak BÖTE öğrencilerinden oluşan bir gruba Linux ve Özgür Yazılımlar konularında konuşmaya gittik. Benim tahminimin çok üzerinde bir katılım vardı, salon doluydu. Etkinliği düzenleyen BÖTE ikinci sınıf öğrencileri Fatma Nur Aksu ve Şeyma Gürbüz bizi çok iyi ağırladılar. Pek çok seminerde bölümlerin hocalarının bu etkinliklere katılmadığını görmemize rağmen Balıkesir'de çokça hoca yaklaşık 2 saat boyunca bizimle kaldı. Biz seminerden ve ilgiden oldukça memnun ayrıldık, umarım dinleyiciler için de işe yarar iki saat geçirtebilmişizdir.

Mesutcan, Engin ve Serhat her seferinde daha iyi konuşmacılar oluyorlar, aferin onlara.

Gecikmeli bir ekleme: BÖTE'de okuyan üniversite öğrencileri çok mutsuzlar. Bölümlerinin kapatılacağını ve öğretmen olarak atanmayacaklarını düşünüyorlar. F@tih Projesi tamamen bilgisayar temelli olarak planlanmasına rağmen bu konuda eğitim almış kalifiye elemanların değerlendirilmeyecek olmaları çok şaşırtıcı. Başka branşlardan öğretmenleri formatör öğretmen olarak yetiştirmeye çalışmak yerine hazır yetişmiş olanları kullanmamak, hatta bundan sonra da kullanmayacak olmak nasıl bir mantıkla izah ediliyor bilemiyorum. Güzel memleketimizin akıllı ve donanımlı insan kaynağını verimli kullanılamamasına çok acı bir örnek bu :(

26 Şubat 2012 Pazar

Aikido geleneksel sporumuzdur artık


Oğuz'un aramıza katılmasıyla onun sadece mühendislik bilgisinden değil diğer taraflarından da yararlanmaya başladık. Her ne kadar zaman zaman bilgisayarı hayatımızın merkezine koyuyor olsak da içinde bilgisayar olmayan faaliyetlere ihtiyacımız olduğunun da farkında olduğumuzdan Oğuz'un Aikido bilgisine özenerek bu spora başladık. Yukarıdaki fotoğraf bahsettiğim ekibin neredeyse yarısını gösteriyor, oldukça kalabalığız aslında.

Yıllar önce Oğuz'un Linux Şenliğinde verdiği; yenmesi yenilmesi hatta müsabakası olmayan, başlangıçtaki beyaz kuşaktan sonra bir tek siyah kuşağı bulunan bu sporun GNU/Linux ile benzerlikleri için bu adresteki seminer notlarına bakabilirsiniz. Aradan geçen bunca yıldan sonra bu semineri zenginleştirerek tekrarlaması için Oğuz'u cesaretlendirmeye çalışıyoruz. Umarım bu yıl Özgür Yazılım ve Linux Günlerinde bu renkli semineri tekrar dinleme fırsatımız olur.

Çanakkalede bilgisayar mühendisliği öğrencileri arasında Aikidocuların sayısının bir çığ gibi artacağını tahmin ediyorum.

21 Şubat 2012 Salı

deb paketlerinde çoklu mimari desteği

İşletim sistemini 32bit mi 64bit mi kurayım sorusu yakında tarih oluyor. Yaklaşık sekiz yıldır bir şekilde bu konu üzerinde çalışan/konuşan debian farklı mimarilerde kurulmuş işletim sistemlerine diğer mimarilerin paketlerinin kurulabilmesinde sona yaklaşıyor. dpkg'yi experimental deposundan kuran Debian kullanıcıları bu özelliği bir süredir test edebiliyorlar.


Çoklu-mimarili paketler sayesinde amd64 üzerine i386 paketleri (ve diğerleri) kurulabilir olacağı gibi çapraz derleme (cross-building) de çok kolaylaşacak. Elbette yapılacak çok iş, denenecek çok paket var (zlib'le bağlantılı 2000'den fazla paket var örneğin) ama Ubuntu Natty ve Debian Wheezy ile gelecek bu özellik kullanıcıları bir karmaşadan daha kurtaracak gibi duruyor.

Zaten bir Linux dağıtımının yeni sürümünden de inovatif birşeyler bekliyor insan.

20 Şubat 2012 Pazartesi

Balıkesir BÖTE Linux Semineri


28 Şubatta Balıkesir Üniversitesi Necatibey Eğitim Fakültesine Mesutcan Kurt, Engin Manap ve Serhat Rıfat Demircan ile birlikte Linux ve özgür yazılımlar hakkında konuşmak için gidiyoruz. Salı günü o saatte daha iyi bir işi olmayanları sohbet etmeye bekleriz.

18 Şubat 2012 Cumartesi

Dünya IPv6 Lansmanı

8 Haziran 2011'de Dünya IPv6 Günü'nü organize eden Internet Society bu yıl da 6 Haziran'da Dünya IPv6 Lansmanını organize edecek. İsteyenler bu adresteki formu doldurup katılabilecekleri gibi, sayfalarına görselleri koyarak da destekleyebilirler.

16 Şubat 2012 Perşembe

Akdeniz Lokanta ve Şarap Rehberi

Kitabın adı içeriğinin zenginliğini hemen farketmeye engel oluyor. Bana ne İtalya'daki şaraplardan, lokantalardan diye düşünüyor insan ilk bakışta. Ama Vedat Milör televizyondaki programında olduğu gibi sadece şaraplardan ve lokantalardan bahsetmiyor kitabında da. İtalya'yı bölge bölge tanıtırken beğendiği ve beğenmediği şeyleri açıkça yazıyor. Yemekte, şarapta ve lokantanın kendinde bir karakter, şahsiyet arıyor hep. Geleneksel ya da modern olsun onun için çekici olan şey yapılan işe tutkuyla bağlı olmak, hep daha iyi için gayret gösteriyor olmak. Müşterinin isteğine uyup doğru bildiğini yapmayanları nasıl sevmediğini programlarından zaten biliyoruz. Kitapta da en etkileyici bölümler çok küçük ve nadir bilinen/bulunan şaraplar ve lokantalar üzerine yazılmış. Üç, beş masalık, menüsü bile olmayan bahçeden topladıkları ve geleneksel yemeklerinden ne yapıldıysa yenilen küçücük yerler Vedat Milör'ün en hayranlıkla bahsettiği yerler.

Hayranlıkla bahsetme denilince bir yemeğin iyi oluşundan 100'den fazla lokantada tekrara düşmeden bahsetmek kendi başına takdiri hakediyor bence. Her lokantada, her yemekte oraya özgü birşeylerden bahsediyor. Kitap kuru kuruya bir şehir ve şarap rehberi olmadığından her lokantaya nasıl gittiğini, nasıl ağırlandığını, giderken nasıl kaybolduğunu, eşiyle yaşadıklarını gerçek bir edebiyatçı olarak o kadar becerikli bir şekilde anlatıyor ki anlamadığınız şeylerden bahsetse bile (şaraplarla ilgili o kadar derin bilgisi var ki sıradan ölümlülerin seviyesine inmeye ne kadar fazla çalışsa da bu bir yere kadar mümkün olabiliyor) ilgiyle okuyorsunuz.

Çok bilgili birinin tutkuyla sevdiği şeyleri anlatması sık rastlanan bir şey değil. Şarap içmeseniz hatta İtalyaya gitmeyecek olsanız bile okumaktan zevk alacağınız bir kitap bu.

7 Şubat 2012 Salı

Akademik Bilişim 2012'nin ardından


1-3 Şubat'ta Uşak'ta düzenlenen 14. Akademik Bilişim Konferansı geçen yıl olduğu gibi bu yıl da öncesinde düzenlenen 4 günlük eğitimlerle başladı. Bu kurslar her geçen yıl daha fazla çeşitleniyor. Bu sene yaklaşık 250 kişi, 6 farklı alanda (Linux sistem yönetimi, android, güvenlik, libreoffice, postgresql ve python), 9 farklı salonda, 15 eğitmenden toplam 32şer saat kurs aldı. Bu kursların benim açımdan en önemli farkı python kursunu 4 öğrencimin (Mesutcan KurtEngin ManapSerhat Rıfat Demircan ve Ahmet Can Kepenek), Linux sistem yönetimi kursunu ise 2 eski öğrencim, mesai arkadaşımın (Oğuz Yarımtepe ve Kaan Özdinçer) vermesi oldu. Güvenlik kursunu veren Fatih Özavcı, Postgresql anlatan Devrim Gündüz, başkanımız Hakan Uygun, eski başkanımız Doruk Fişek ve Libreoffice anlatan Özgür Yazılım aş. tayfasıyla pek keyifli günler/akşamlar geçirdik. Velhasıl gelebilenlerle çok eğlendik, gelemeyenlerin kulaklarını çınlattık ;)

Benim için bir diğer farklı durum da Uşak eski milletvekili Osman Coşkunoğlu ile tanışma, konuşma fırsatı bulmam oldu. Siyesetçi olmanın ötesinde bir yaklaşımı olduğunu gördüm ve kendisiyle tanışmaktan mutluluk duydum.

Konferans bu yıl gerçekten zorlu hava koşullarında gerçekleştirildi. Buz gibi günler ve daha soğuk akşamlarda Uşak'ta bir bilişim fırtınası estirdi Akademik Bilişim Konferansı. Mustafa hoca her yıl bu hedefe daha fazla yaklaşmak için daha geniş kitlelere ulaşmayı deniyor. Bu yıl Uşak'lı muhtarlar ve meslek odaları temsilcileri de konferansa dahil oldular. Seneye şehrin daha geniş bir katılımını sağlamak için planlar da yaptık.

Konferans 3 gün boyunca 1000'e yakın katılımcıyı ve 30 sponsor firmayı ağırladı. Bazı günler Ankara ve İzmir yollarının kardan kapandığını göz önüne alınca bu sayı oldukça iyi sayılır diye düşünüyorum. Bilişimin her alanında bildiriler sunuldu, seminerler verildi, panellerde konuşuldu. Başta Kemal Karaman ve Şahser Güven olmak üzere yerel organizasyondaki arkadaşlar her şeye yetiştiler. Kemal ve Şahser hocalarla ilerideki ab'lerde de göreşeceğimizi tahmin ediyorum.

Konferansta hakkında en fazla konuşulan konu f@tih projesiydi. Bir belirsizlikler projesi olduğundan bu kadar fazla konuşuldu belki de. Bu konuyla ilgili ayrıca yazmak istiyorum.



Çok yaşa Mustafa Akgül, çok yaşa Ethem Derman, çok yaşa Ufuk Çağlayan diyor, bu duygu ve düşüncelerle gelecek yıl yeni bir akademik bilişim konferansında buluşmak üzere huzurlarınızdan ayrılıyorum.

6 Şubat 2012 Pazartesi

Pardus'un Geleceği Çalıştayı

Hepimiz Pardus'un yarını hakkında bir çalıştay yapılacağını bir şekilde duyduk. Bu çalıştaya bütün Pardus kullanıcılarının çağırılmayacağı çok açık. Tahmin ediyorum eski/yeni geliştiricilerin de önemli bir kısmı bu çalıştayda bulunmayacak. Emin olmamakla birlikte ben bu toplantıya çağrılacağım yönünde şeyler duydum.

Bu toplantıda dile getirilmesini istediğiniz görüşleriniz varsa buraya yazarsanız toplantıda dile getirmeye çalışacağımı henüz vakit varken yazmamın iyi olacağını düşünüyorum. Hakarete varmayan her görüşü imkanlar ölçüsünde toplantıya taşıyacağım.

İşin doğrusu toplantıdan ümitli değilim ama son bir sözümüz varsa onu söyleyip öyle ayrılalım diyorum.

5 Şubat 2012 Pazar

II. Ulusal IPv6 Konferansı

Geçen yıl ilki düzenlenen Ulusal IPv6 Konferansının ikincisi bu yıl 15 Şubat'ta Ankara'da düzenlenecek. Konferans programına buradan ulaşabilirsiniz. Herkese açık ve ücretsiz olan etkinlik için kayıt yaptırmak yeterli. Biz de fi6en ile orada olacağız, bekleriz.

izlediklerimden öğrendiğim bir şeyler var

İzlediğim ilk büyük konser 1990'ların başında Ankara'da Zülfü Livaneli konseriydi. Henüz Sovyetler Birliğinin olduğu zamanlardan bah...