Belki almayı düşünenlere faydası olabilir diyerek daha önce Kindle Keyboard (2010), Kindle Paperwhite (2013) ve Kindle Voyage (2015) kullanmış biri olarak yeni aldığım Kindle Oais hakkında yazayım istiyorum.
* Oasis'in diğer kindle'lardan en önemli farkı bence 7" ekranı. Diğer kindle'ların ekranları 6" iken Oasis onlardan daha uzun değil ama daha geniş. Elinize alınca basılı kitaplara daha yakın bir oranda olduğunu hissediyorsunuz.
* 300 ppi çözünürlüğü ile daha fazlasını aramayacağınız bir okumaya deneyimi sunan Oasis'in aydınlatması da benim bundan önce kullandığım tüm kindle'lardan daha başarılı. Yanlardan yapılan aydınlatmaların hangi noktadan geldiği belli olmayacak kadar başarılı bir tasarımı var. Parlaklığı otomatik ayarlama konusunda da çok iyi.
* Su geçirmiyor oluşu bir ekitap okuyucu için nasıl bir ihtiyaç çözemesem de böyle bir özelliği olduğunu da not düşeyim.
* Metal yüzeyi bir ekitap okuyucu için berbat. Tamamen metalden yapılmış yüzeyi asla ısınmıyor ve elinizdekinin kitaptan çok farklı bir şey olduğunu sürekli hissediyorsunuz.
* Cihazın küçük bir kısmı cep telefonunuz kadar kalınken geri kalan kısım yarısı kalınlığında. Önce bunun elimde tutarken bir denge sorununa yol açacağını düşünmüştüm ama öyle olmadı. İnce tarafı gerçekten çok ince.
* Amazon eski kindle'lara kulaklık girişi koymasına rağmen sonradan bunu kaldırmıştı. Oasis ile birlikte kulaklık girişi geri gelmese de bluetooth bağlantı imkanı getirilmiş. Görme engelliler ve sesli kitap dinlemek isteyenler için kullanışlı olacağını düşünüyorum.
* Disk kapasitesi en az 8gb olarak satılıyor ama ekitaplar o kadar az yer kaplıyor ki bu benim için ciddi bir getiri sayılmaz.
* Sayfa değiştirmek için hem dokunmatik ekran hem de yanlardaki tuşları kullanmak mümkün. Dokunmatik ekranı etkisiz hale getirmek de mümkün.
* Amazon hala kullanılabilir bir tarayıcı geliştirebilmiş değil. Neden temel işlevleri yerine getirebilen bir tarayıcı yazdırmıyorlar insan hayret ediyor.
* Ekranı hala renkli değil.
* Şarjı diğer kindle'lara kıyasla dramatik derecede az dayanıyor. Eskiden Voyage'ı ayda bir şarj ederken Oasis'i haftada bir şarj ediyorum. Cihazın inceliğinin arkasındaki pilden alındığını tahmin etmek güç değil ama şarjdan vazgeçip daha ince bir kindle alma hayalim yoktu doğrusu.
* 250$'lık fiyatıyla çok çok pahalı.
7 Kasım'da piyasaya çıkacak Paperwhite'ın son hali 130$ olacak ve o da su geçirmeyecekmiş (kimin ihtiyacı varsa). Bence bekleyip onu alın. 7" ekran ve aydınlatması çok başarılı ama bu kadar az şarj ve bu fiyata Oasis almayın.
inceleme etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
inceleme etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
31 Ekim 2018 Çarşamba
20 Ekim 2015 Salı
Kindle Voyage çok güzel ama pahalı
Tam beş yıl önce Kindle hakkında olumlu, iki yıl önce de beğenmedim diye yazmıştım. Bir süre önce Kindle Voyage aldım, belki merak eden olur diyerek hakkında kısaca yazacağım.
- Yeni Kindle paperwhite'tan 25gr daha hafif ve daha değişik bir tasarıma sahip. Açıp kapatma düğmesinin cihazın arkasına alınmasıyla görünürde hiç düğme kalmamış oldu. Paperwhite ile neredeyse aynı boyutlarda.
- Sayfa çevirmek için cihazın iki yanında dokunmatik çalışan düğmeler var. Fotoğrafta sağ ve solda görünen dikine çizgiler ve üzerindeki noktalar basılı tutulduğunda sayfaları ileri geri çeviriyorlar. Elbette Paperwhite'ta olduğu gibi sayfa üzerine dokunmak da aynı işi hala yapıyor. Bana pek işlevsel gelmedi bu düğmeler. Hem hassasiyeti yeterli değil hem de sayfa üzerine tıklama kapatılamayınca çok anlamı kalmadı benim için.
- Klavyeli modelden sonra kaldırılan kulaklık girişi Voyage'da da bulunmuyor maalesef.
- Bence Voyage için en ciddi eksiklik hala 802.1x ağlara bağlanamıyor oluşu. Benim bildiğim Kindle harici bu işlemi yapamayan aygıt kalmadı piyasada.
- Paperwhite ile birlikte gelen aydınlatmada yanlarda bulunan ledlerin arasında kalan alanda alacakaranlık bölgeler oluşuyordu. Paperwhite 2 almadığım için bu sorun onda çözülmüşmüydü bilemiyorum ama Voyage çok başarılı bir aydınlatma ile geliyor, hatta ışığı çevrenin aydınlığına göre otomatik ayarlayabiliyor.
- Amazon diğer cihazları için sdk sunarken hala KDK (kindle development kit) bir muamma durumunda. Amazon keşke bunun önemini daha önce anlayabilseydi.
- 4gb disk kapasitesi Kindle'lar için şimdiye kadar sunulan en büyük alan.
- Tarayıcıyı geliştiren bir ekip yok bence Amazonda. Sene 2015 olmuş hala neyin deneysel tarayıcısını sunuyorlar anlamak mümkün değil.
- Amazon bir çılgınlık yapıp yeni bir şarj girişi icat etmemiş :) Şarjı o kadar uzun gidiyor ki bir süre söyleyebilmek için aylarca kullanmış olmak gerekiyor.
- Karanlıkta başka bir ışık kaynağı olmadan kitap okuma ihtiyacınız yoksa en düşük fiyatlı, Kindle Touch alın. 80$'ın karşılığını kesinlikle alırsınız. Zaten istediğiniz şey kitap okumak olduğundan çözünürlüğe çok takılmadan uzun süreler kullanabilirsiniz bu cihazı.
- Kendi aydınlatması olsun, bir de çözünürlüğü daha yüksek olsun istiyorsanız (bunun için üzerinde çizimler olan kitap veya dergileri okuyacak olmalısınız) tercihiniz Paperwhite2 olmalı. 120$ biraz pahalı ama bütün ihtiyacınızı karşılayacaktır Paperwhite.
- Piyasadaki en güzel tasarımlı cihazı alayım ama 80$ da fark vereyim derseniz 200$'a Voyage alın :) Voyage gerçekten çok başarılı bir ekitap okuyucu ama bence fiyatı çok fazla. Paperwhite ile arasında 80$ edecek bir yenilik yok.
5 Şubat 2013 Salı
Kindle Paperwhite olmamış!
Yaklaşık 2.5 yıl önce Kindle'ı öven bir yazı yazmıştım. Aradan geçen zamanda Amazon önce Kindle'ın klavyesiz, dokunmatik ekranlı hali, sonra da paperwhite isimli ışıklı sürümünü çıkardı.
Kullanmayan birisi için klavyenin olmaması, ekranın dokunmatik olması ve aydınlatmanın olması güzel özellikler gibi geliyor olabilir diyerek bir şeyler yazayım istiyorum.
- Kindle bir belge okuma aygıtı olduğundan çok az yazı yazılıyordu ve klavye çok az kullanıyordu aslında. Ama klavyenin bulunduğu alan aynı zamanda cihazı tuttuğumuz alandı. Orasını kaldırınca cihazın tutulacak yeri olarak sadece incecik kenarları kaldı. Ekran dokunmatik ve üzerine dokunulunca sayfa değiştirildiğinden cihazı tutmak tam bir eziyete dönüşüyor bir süre sonra. Bunun çözümü için kılıf kullanmak düşünülebilir ama o zaman aygıtı neredeyse iki katı ağırlığa çıkarmış ve çokça para harcamış oluyoruz. İncelik ve ucuzluğun cihazın en önemli özellikleri düşünülürse makul bir öneri olmadığını düşünüyorum kılıfın.
- Klavyeyi kaldırınca not almak, altını çizmek, alış veriş yapmak gibi işler için dokunmatik ekran tek seçenek kalıyor ama en azından laptoplardaki touchpad'in kapatılabilmesi gibi bir özellik konsaymış çok iyi olurmuş bence. Sayfa değiştirmek için eski cihazların kenarlarındaki tuşlar kalmalıymış.
- Klavyeli Kindle'dan farklı olarak yeni nesil cihazlarda ses çıkışı yok. Bunu söylediğim herkes zaten müziği ondan mı dinliyordun diye soruyor ama ses çıkışını sadece mp3 çalmak için kullanmıyorduk ki. Eski kindle'ın mp3 oynatıcısı o kadar berbattı ki çaldığı dosyanın adını gösteremediği gibi parça listesini de gösteremiyordu. Ama bir önemli fark olarak kitapları okuyabildiğinden bizim okuma fırsatımız olmadığında kitapları dinleyebiliyorduk. Kitap okuması kusursuz değildi ama yeni halinde bu imkan hiç kalmadı. Özellikle görme engellilerin ellerinden ciddi bir imkanın alındığını düşünüyorum.
- Aradan geçen 3 yılda cihaz hala 802.1x kimlik kanıtlaması yapıp ağa bağlanamıyor. Bu ciddi problem bence. Sene 2013 olmuşken hala böyle cihazlar olmasına şaşıyor insan.
- Aydınlatmaya gelince; bir kere aydınlatma hiç kapatılamıyor. Gündüz ışığında zaten aydınlatmaya gerek yok ama gece aydınlatmanın şiddetini arttırdığınızda aydınlatmayı sağlayan ledler ve onların arasındaki bölgeler arasında sinir bozucu bir alacakaranlık alanı oluşuyor. Çaresi de yok. Alışırsınız diyorlar nette.
- Türkiye'de hala satılmıyor.
- Hala SDK'sı açık olarak dağıtılmıyor. Başvuru yapıp sdk'ya ulaşanı da tanımıyorum doğrusu.
- Disk kapasitesi klavyeli halinin yarısı kadar.
- Son olarak kindle kullanıcıları için kindlebilgideposu.com adresini tavsiye ediyorum.
16 Şubat 2012 Perşembe
Akdeniz Lokanta ve Şarap Rehberi
Kitabın adı içeriğinin zenginliğini hemen farketmeye engel oluyor. Bana ne İtalya'daki şaraplardan, lokantalardan diye düşünüyor insan ilk bakışta. Ama Vedat Milör televizyondaki programında olduğu gibi sadece şaraplardan ve lokantalardan bahsetmiyor kitabında da. İtalya'yı bölge bölge tanıtırken beğendiği ve beğenmediği şeyleri açıkça yazıyor. Yemekte, şarapta ve lokantanın kendinde bir karakter, şahsiyet arıyor hep. Geleneksel ya da modern olsun onun için çekici olan şey yapılan işe tutkuyla bağlı olmak, hep daha iyi için gayret gösteriyor olmak. Müşterinin isteğine uyup doğru bildiğini yapmayanları nasıl sevmediğini programlarından zaten biliyoruz. Kitapta da en etkileyici bölümler çok küçük ve nadir bilinen/bulunan şaraplar ve lokantalar üzerine yazılmış. Üç, beş masalık, menüsü bile olmayan bahçeden topladıkları ve geleneksel yemeklerinden ne yapıldıysa yenilen küçücük yerler Vedat Milör'ün en hayranlıkla bahsettiği yerler.
Hayranlıkla bahsetme denilince bir yemeğin iyi oluşundan 100'den fazla lokantada tekrara düşmeden bahsetmek kendi başına takdiri hakediyor bence. Her lokantada, her yemekte oraya özgü birşeylerden bahsediyor. Kitap kuru kuruya bir şehir ve şarap rehberi olmadığından her lokantaya nasıl gittiğini, nasıl ağırlandığını, giderken nasıl kaybolduğunu, eşiyle yaşadıklarını gerçek bir edebiyatçı olarak o kadar becerikli bir şekilde anlatıyor ki anlamadığınız şeylerden bahsetse bile (şaraplarla ilgili o kadar derin bilgisi var ki sıradan ölümlülerin seviyesine inmeye ne kadar fazla çalışsa da bu bir yere kadar mümkün olabiliyor) ilgiyle okuyorsunuz.
Çok bilgili birinin tutkuyla sevdiği şeyleri anlatması sık rastlanan bir şey değil. Şarap içmeseniz hatta İtalyaya gitmeyecek olsanız bile okumaktan zevk alacağınız bir kitap bu.
Hayranlıkla bahsetme denilince bir yemeğin iyi oluşundan 100'den fazla lokantada tekrara düşmeden bahsetmek kendi başına takdiri hakediyor bence. Her lokantada, her yemekte oraya özgü birşeylerden bahsediyor. Kitap kuru kuruya bir şehir ve şarap rehberi olmadığından her lokantaya nasıl gittiğini, nasıl ağırlandığını, giderken nasıl kaybolduğunu, eşiyle yaşadıklarını gerçek bir edebiyatçı olarak o kadar becerikli bir şekilde anlatıyor ki anlamadığınız şeylerden bahsetse bile (şaraplarla ilgili o kadar derin bilgisi var ki sıradan ölümlülerin seviyesine inmeye ne kadar fazla çalışsa da bu bir yere kadar mümkün olabiliyor) ilgiyle okuyorsunuz.
Çok bilgili birinin tutkuyla sevdiği şeyleri anlatması sık rastlanan bir şey değil. Şarap içmeseniz hatta İtalyaya gitmeyecek olsanız bile okumaktan zevk alacağınız bir kitap bu.
13 Ekim 2010 Çarşamba
Kindle mı Ipad mi?

- Çok güzel bir dokunmatik ekranı var. Çizilmiyor, leke tutmuyor. Iphone kullanmamış birini kesinlikle etkiliyor. Ekranın bir bölümünü büyütüp küçültmek ve diğer efektler çok çok başarılı. Çok aydınlık ortamlarda bile çok kaliteli görüntü veriyor.
- Kocaman bir Iphone.
- Mono hoparlörü var.
- USB girişi yok.
- Kamerası yok.
- GSM özelliği yok.
- Bildiğimiz usb'den şarj olmuyor.
- Taşımak için mutlaka bir çantaya ihtiyaç var.
- Flash oynatamıyor ama youtube için bir uygulaması var. Flash içerikli web sayfalarında problem var tabi.
- Daha önce ITunes kullanmamış birini rahatlıkla deli edebilir. Her şey için ona mahkumsunuz denebilir. O kadar ki; seyretmek için içine attığınız videoları bile ancak ITunes yardımıyla menülerde dolaşarak silebiliyorsunuz. Tabi kırıp kullanmak da mümkün ama konumuz o değil. Gördüğünüz dosyayı silememek pek saçma geliyor insana.
- Tüm modelleri ile kablosuz bağlantı (802.11n) yapmak mümkün 130$ fazla verene 3G'li modelini veriyorlar. Nedense 3g'li olanını aldım. Her türlü şifrelenmiş ağa bağlanabiliyor.
- Çok fazla uygulama kurmak mümkün. Uygulamaların önemli bir kısmı ücretli ama miktarlar yüksek değil. IPhone için yazılmış uygulamalar da kurulabiliyor ama boyutları dramatik derecede küçük kalıyor.
- Cihazı ilk açışta mutlaka Apple'a kaydettirmek gerekiyor. Bunun için ITunes zorunlu. O da sadece win ve mac'te çalışıyor :(
- Şarjı çok uzun süre dayanıyor. Yaklaşık 10 saat boyunca (Çanakkale-Ankara arası otobüs yolculuğu bu kadar sürüyor) dizi seyretmek mümkün. Şarjın bu kadar uzun dayanması cihazın taşınırlığını arttırıyor. Çin kökenli benzerlerinin, en azından benim gördüklerimin, en önemli eksikleri bu oluyor genelde. Böyle bir cihazın 2 saat dayanan pili olması kabus olurdu herhalde.
- Eğer kurulu bir programla ilişkili değilse 16/32/64GB'lık depolama alanına bir şey kaydetmek mümkün değil.
- Yatay dikey kullanmak için cihazı çevirmek yeterli, sensörler gerekeni yapıyorlar. Üstünde isterseniz ekranın dönmesini engelleyen bir düğme de var.
- Hareket sensörü sayesinde oynanabilecek harika oyunlar var. Hele araba yarışları ;)
- Marketlerde bile satılıyor. Amerika'da kaça satıldığına bakmazsanız fiyatı çok fazla gelmeyebilir.
- Çoğunlukla belge okumak için kullanılacaksa fazla ağır ve fazla aydınlık. Ama hem internette gezeyim, hem maillere bakayım arada bir de pdf okurum derseniz uygun bir cihaz.
- mp3 dinlerken başka işler de yapabiliyorsunuz. Bunun süper bir özellik olmadığının farkındayım ama aynı anda iki işi yapamıyor denilince insan bunu da mı yapamıyor diye merak ediyor diye yazıyorum.
- Oldukça başarılı bir sanal klavyesi var. Yazmak zor olmuyor. Kötü tarafı klavyede Türkçe karakterler yok.
- Çok güzel :)
12 Ekim 2010 Salı
Ipad mi Kindle mı?
Bu aralar ne kadar tablet cihazlarla çok ilgilendiğim için karar vermemiş/vermek üzere olanlara biraz fikir vereyim istiyorum. Ipad ve Kindle karşılaştırılamayacak cihazlar diye arkadaşlara saygılar sunup yazacaklarıma geçeyim. Cihazların teknik özellikleri zaten her yerde bulunduğundan bir kullanıcının deneyimlerini yazmak daha anlamlı olacak galiba.


- Benim daha önce görmediğim bir ekranı var. Aydınlatmalı olmadığından gün ışığında parlamıyor, gözü yormuyor. Böyle olunca karanlıkta ek bir aydınlatma olmadan da okunamıyor elbette. Ekran hakkında çok konuşulacak kadar ilgi çekici, ilk defa gören herkesi hayran bırakıyor. Baktığınız yerde kendi yansımanızı görmemek güzel, özellikle belge okumak için bir cihaz satın almışsanız.
- Ekranın etkileyici performansı cihazın şarj süresini de haftalarla ölçülecek boyutlara taşımış. Eğer kablosuz bağlantı aktif olmazsa bir ay diyor Amazon ama ben alalı daha bir kaç gün olduğundan kesin rakam veremeyeceğim.
- Ekran dokunmatik değil hatta akan görüntüler için bile yeterli değil. Ama Kindle kitap okumak için, unutmayın bunu ;)
- USB bağlantısı var; buradan şarj oluyor ve bilgisayara bağlandığında sıradan bir usb aygıt gibi içini görüp transfer yapabiliyorsunuz . Ayrıca bir programa ihtiyacınız yok.
- Eğer Amazon'a (ücretsiz) kayıt olursanız size bir mail adresi veriyor (necdetyucel@kindle.com), o adrese gönderdiğiniz maillerin eklerini Kindle ilk internet bağlantısı bulduğunda indiriyor. Elbette spam belasından kurtulmanız için hangi mail adreslerinin buraya mail gönderebileceğini sınırlayabiliyorsunuz. Aksi durumda kullanılmaz bir özellik olurdu zaten. Benim en beğendiğim özelliklerden biri bu oldu. Kindle'ın tarayıcısından aramadan, bilgisayara bağlamadan belge aktarımı için çok güzel bir yol bu. Mailinizin eki pdf ise bir değişiklik yapmıyor ama desteklediği başka bir formatta göndermişseniz Kindle'da okuyabileceğiniz bir hale getiriyor onları.
- 3.2gb hafızası var.
- mp3 çalıyor ama çok deneysel. Parça listesini göstermiyor, sonraki parçaya geçmek ve durdurmak mümkün sadece.
- Şimdilik kullanılmayan ama ileride işe yarar diye konulmuş bir mikrofonu var.
- Ekran dikey ve yatay kullanılabiliyor ama bu işe yarayan bir sensör olmadığından ayarlardan elle yapılıyor.
- Tüm modellerinde kablosuz bağlantı var (802.11b/g) ama 50$ daha verirseniz 3G'li bir model almanız mümkün. Ben çok fazla böyle cihaz aldım diyerek 3g'siz olanını aldım. Bağlantıda bir problem yaşamadım şimdiye kadar. Bir kaç farklı ağa bağlandım, bir profil yaratma kavramı olmamasına rağmen hangi kapsama alanına girerse o ağa otomatik bağlanıyor. Güvenlikle ilgili endişe edecek birşey yok gibi görünüyor çünkü dışarıya açık hiç bir port yok.
- Türkiye'de satılmıyor.
- Amazon'a kayıt olurken Türkiye'de yaşıyorum derseniz ne kitap, ne gazete hiç bir şey indiremiyorsunuz. Adamlar akıllı tabi aksi durumda "aha Türkiye'de para kazanıp vergi vermiyorsun" diye siteye erişim engellenebilir. Ama yurt dışındayım derseniz ne isterseniz satın alabiliyorsunuz Amazon'dan.
- Okuduğunuz belgeler üzerine not alabiliyor, altını çizebiliyorsunuz. Hatta bunları isterseniz otomatik olarak Facebook, Twitter hesaplarınızda duyurabiliyor.
- İki farklı boyu var: 6" ve 9.7" Büyük olanını taşımak için bir çantaya filan ihtiyaç olur diyerek cebe sığan boyunu aldım ben. Başlangıçta biraz küçük gibi gelmişti ama alıştım.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
Yazan, Yöneten ve Oynayan aynı kişiyse o tiyatroya gitmeyin
Elbette her genelleme gibi bunun da bazı istisnaları var ama istisna olmadan genelleme zaten yapılamaz. Oldukça uzun zamandır yerli ve yab...
-
Konuşmak bedava ama onlar kodu gösterecekler: Pınar Yanardağ: Application for Evolution's encryption and key selection interface project...
-
Bu yıl kabul edilen bizim çocuklar: Serdar Yıldız - GAMS / AMPL Interface Mesutcan Kurt - Python Multi Build İsmail Kuru - Integration of t...
-
Bu yıl kabul edilen bizim çocuklar: Ersin Akıncı --- Beyond Digital Texts: A New Spatial and Ontological Formatting Framework for Creating C...