30 Ağustos 2005 Salı

bat meren bat!

Dün akşam meren'le gittiğimiz barın önünden geçen Uğur Değirmencioğlu'nu durdurup sohbet ettik. Uzunca sayılacak bir sohbetin ardından bir matematik profesöründen cep telefonundan Nazım Hikmet'in aşağıdaki şiirini dinledim. Murat'la geçen her akşam olduğu gibi pek enteresan bir akşamdı.

Kapıyı çalıyorum.

Bu evde ben de senet vereceğim şeytana,

ben de kanımla imzaladım senedi.

Ne altın istiyorum ondan,

Ne bilim, ne de gençlik.

Hasretlik cana yetti,

Pes !

Beni İstanbul’uma götürsün bir saatlik....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

zor zamanlarda birlikte yaşamak

Dün gibi, önceki gün gibi başladı bugün de. Bunaltıcı bir sıcak, sabah ilaçları, sabah kahvesi, mesajların e-postaların kontrolü, sabah müzi...