Dün akşam meren'le gittiğimiz barın önünden geçen Uğur Değirmencioğlu'nu durdurup sohbet ettik. Uzunca sayılacak bir sohbetin ardından bir matematik profesöründen cep telefonundan Nazım Hikmet'in aşağıdaki şiirini dinledim. Murat'la geçen her akşam olduğu gibi pek enteresan bir akşamdı.
Kapıyı çalıyorum.
Bu evde ben de senet vereceğim şeytana,
ben de kanımla imzaladım senedi.
Ne altın istiyorum ondan,
Ne bilim, ne de gençlik.
Hasretlik cana yetti,
Pes !
Beni İstanbul’uma götürsün bir saatlik....
30 Ağustos 2005 Salı
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Google Summer of Code 2024
Bu yıl kabul edilen bizim çocuklar: Ahmet Göksu - Native Graphics Backend for FreeType Demos on macOS Ali Haydar - Implementation of a g-k ...
-
Oğuz Atay hayattayken pek az okunmuş, beklediğinin çok altında eleştiri ve değerlendirme almış bir yazar. Berna Moran'ın dediği gibi Tür...
-
Bu yıl kabul edilen bizim çocuklar: Ahmet Göksu - Native Graphics Backend for FreeType Demos on macOS Ali Haydar - Implementation of a g-k ...
-
Bu yazıda anlatacaklarım GNU/Linux için olacak ama hepsi UNIX benzeri işletim sistemleri için geçerli olacaktır. Erişim hakları konusu her n...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder