yasak etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
yasak etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

3 Ocak 2015 Cumartesi

Böyle bir sınav da mümkün

Küçük yaşta izlediğim Hababam Sınıfının aşağıdaki sahnesi hiç aklımdan çıkmaz. Bana kül yutturamazsınız diye sıraların üzerinde gezen hocanın sırtına cevap kağıdı asılması sahnesi günümüzün teknolojisi ile biraz farklı tipte olsa da gerçekleştirilebilecek bir sahne.


Geçen yıl sınavlarda kopya çekçek serbest olsun diye yazmıştım. Yazıyı okumaya üşenecekler için özetleyeyim: bilgisayar mühendisliğinde sınavlarda birinden canlı yardım almak haricinde her şey serbest olsun demiştim. İşin doğrusu bunun bir benzerini yıllar önce herkesin aynı soruyu farklı girdilerle çözeceği bir şekilde vermiş ve 3 gün içinde çözüp gelmelerini istemiştim. Kimilerinin şaşıracağı bir şekilde o sınavda kopya çeken olmamıştı. Olduysa bile "benim sınavlarımda kopya çekemezsiniz" diye sıraların üzerinde gezsem bile ancak o kadar olurdu eminim.

Bu yıl bilgisayar ağları dersinin arasınavında sınavın bir kısmını bilgisayar başında ve internet açık bir şekilde yaptım. Herkes derste oturduğu gibi oturdu sınavda; aralık bırakmadan, sıra atlamadan. Zaten herkes kendi bilgisayarını getirmiş, internet açık, öğrencilerin kafasını çevirip bakmasından mı çekineceğim diye düşündüm. Dördüncü sınıf dersi olduğundan 6 ay sonra meslektaş olacağımız öğrencilerin hepsine aynı soruyu sordum. Soruyu tamamladığını söyleyenin bilgisayarına baktım, yapan çıktı.

Hiç sıraların arasında gezip ne yapıyorlar, birbirleriyle yazışıyorlar mı denetlemedim. İki saatin sonunda sınıfın yarısından fazlası soruyu yapamadı. Çok yakın iki arkadaştan biri yaptı, biri yapamadı sınavı. Herkesin sınavı yapıp çıkmış arkadaşlarıyla internetten konuşup nasıl yapılacağını öğrenme fırsatı vardı ama kimse yapmadı bunu. Basitçe tarif edilebilirdi yapılacak iş. Zaten sınavda yapamayanlar sınav sonrası hızlıca soruyu çözüp ah ulen dediler.

Başka bir zaman, başka bir sınavda aralarında boş sıralar bıraktırıldığı, kaynak kullanmanın serbest olmadığı halde gözetmenin 2 dakika sınıftan ayrılmaya cesaret edemediği öğrencilerden oluşan bir grupla böyle bir sınav yapabilmiş olmaktan büyük mutluluk duydum.

Bence dersinde kopya çekilen hoca da bir kendine dönüp bakmalı.

1 Mart 2013 Cuma

Sınavlarda kopya çekmek serbest olsun

Kitabı açıp bakmanın serbest olduğu bir sınava ilk defa üniversitede girmiştim. Girmeden önce bu tip bir sınavın çok kolay olacağını düşünüyordum; hoca kitaptaki konulardan farklı bir konudan soramayacağından ne sorarsa sorsun kitaba bakıp yazarız gibi gelmişti. Kazın ayağının öyle olmadığını anlamamız uzun sürmedi elbette. Kitabı açıp bakmak serbest olunca 'şu nedir', 'bunu tanımlayın' gibi sorular gelmedi hiç. Problemleri çözerken kitaptaki örneklere bakmak bir avantajdı ama daha önce çalışmamışsanız sınav sırasında konuyu kitaptan öğrenip sonra çözecek kadar da vakit yoktu doğrusu. Dersin hocası bir sonraki sınavın da böyle olmasını isteyip istemediğimizi sorduğunda sınıfın çoğunluğu istememişti kitap açık sınav olmayı.


Bütün alanlar hakkında bir genelleme yapmak istemem ama benim çalıştığım bilgisayar mühendisliği alanında öğrencilere lisans eğitimleri süresince öğrettiğimiz konuların hatırı sayılır miktarı onlar meslek hayatına atıldıklarında geçerliliğini yitirmiş oluyor. Meslek hayatlarında ise klasik sınavlarda yapılan yöntemle sorun çözmeleri beklenmiyor hiç. İnternette arama yapmadan, kitaba veya notlara bakmadan neredeyse hiç bir sorunla ilgilenmeye bile başlamıyoruz çoğunlukla. Hele ki tasarım yapmak gibi işleri hep yapıp bozup, fikir alıp öyle sonuçlandırıyoruz.

Bilgiye erişimin eskiye göre çok hızlı olduğu günümüzde hala eski ölçme ve değerlendirme yöntemlerini kullanmakta ısrar etmemek lazım. Üniversite sonrası hayatında karşılaştığı problemleri çözerken mutlaka internet kullanacak birini benzer bir ortamda sınamanın büyük faydası olacaktır.

Sorular uygun hazırlanırsa (bu zahmetli bir şey kabul ediyorum), bizim zamanımızda nasıl kitap açıkken yeterince çalışmamış öğrenci başarılı olamıyorsa şimdi internetin erişilebilir olması da herkesin tüm soruları yapacağı anlamına gelmeyecektir. Bu dönemde ölçülmesi gereken; öğrencinin bilgiyi arayıp bulup, kullanabilmesi olmalı.

Soruları gerçekten kendisinin yapıp yapmadığını, internetten birinden canlı yardım alıp almadığını öğrenmek için ekranı kaydeden bir program kullanmak rahatça iş görecektir. Bunun etrafından dolaşmak mümkün olur diyenlere mevcut sistemin zaten etrafında tur atıldığını hatırlatmak isterim. Öğrencileri kopya hazırlamaktan, gözetmenleri gereksiz bir sıkıntıdan kurtaracak internet açık sınavlar için tek gereksinim sınavın yapılacağı laboratuarlar olacaktır. Onun da sağlanması eminim çoğu yer için sorun olmayacaktır.

Böyle bir ölçme değerlendirme yöntemi hem hocaların ders anlatım yöntemini, anlattığı konuları gözden geçirmesini, hem de öğrencilerin ezberleyerek başarılı olamayacakları yeni bir döneme girmelerini sağlayacaktır.

25 Ekim 2008 Cumartesi

Yasaklayamazsınız

Siz yasakladığınızı düşünseniz de ben ulaşıp yazıyorum, isteyen de ulaşıp okuyor.

Olan bu ülkenin rezil bir duruma düşürülmesi sadece.

Yazan, Yöneten ve Oynayan aynı kişiyse o tiyatroya gitmeyin

Elbette her genelleme gibi bunun da bazı istisnaları var ama istisna olmadan genelleme zaten yapılamaz.   Oldukça uzun zamandır yerli ve yab...